Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul AKM’de düzenlenen Uluslararası Yeşilay Federasyonu Forumu’nda açıklamalarda bulundu. Sosyal medyanın toplum yapısını hedef aldığını ve ailelerin çok dikkatli olması gerektiğini belirten Başkan Erdoğan, “Sanal Bahis ve kumar girdabında varını yoğunu kaybetmiş beyinler görmek istemiyorsak, alkol ve madde bağımlılığını bertaraf etmekte kararlıysak, LGBT gibi sapkın akımlar yeni kuşağı zehirlemesin istiyorsak bu mücadeleyi hep birlikte omuz omuza vermek mecburiyetindeyiz.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
Bugüne kadar 1500’e yakın katılımcının iştirak ettiği kapasite geliştirme programları bağımlılıkla mücadeleye küresel ölçekte çok önemli katkılar yapıyor. Yeşilay doktor Mazhar Osman ve 19 arkadaşının bir araya gelmesiyle milli mücadelenin en çetin günlerinde 5 Mart 1920’de kuruldu. O tarihte Büyük Millet Meclisimiz daha teşekkül etmemiş, farklı cephelerde diriliş kıyamımız henüz zaferle taçlanmamıştı.
“YEŞİLAY ÖNCÜ VE UFUK AÇICI GÖREVLER ÜSTLENİYOR”
Bugün itibariyle Yeşilay 81 ilimizdeki 120 şubesi, 105 danışmanlık merkezi, 145 bin gönüllüsü ve rehabilitasyon merkezleriyle ülkemizin dört bir yanında faaliyet gösteriyor. Yurt içi ve yurt dışında son derece kıymetli işlere imza atan Yeşilay sivil toplumda öncü ve ufuk açıcı roller üstleniyor. Bu geniş ailenin her bir ferdine şahsım ve milletim adına teşekkürlerimi iletiyorum. Doktor Mazhar Osman başta olmak üzere Yeşilay’ımızın kurucularını ve milli mücadele kahramanlarımızın tamamını bir kez daha rahmet ve şükranla yâd ediyorum.
“ÖZELLİKLE GENÇLERİMİZİN KORUNMASI ÇOK MÜHİM”
Güçlü birey güçlü aileyi, güçlü aileyi güçlü milleti, güçlü millet güçlü devleti meydana getirir. Sağlıksız bir toplumun güçlü olması asla mümkün değildir. Sıhhatli bünyenin en büyük düşmanlarından biri ise bağımlılıktır. Kişiyi içten içe çürüten toplumu adım adım ifsat eden bu illetle mücadele hepimiz için hayati bir önem taşıyor. İnsanlarımızı bağımlılığın her türlüsünden uzak tutmamız gerekiyor. Özellikle gençlerimizin korunması çok ama çok mühimdir. Devlet olarak bağımlılığın her çeşidi ile mücadele üzerimize düşen görev ve sorumluluklarımızı elimizden getirmeye özen gösteriyoruz.
“BİRİMLERİMİZ ZEHİR TACİRLERİNE GÖZ AÇTIRMIYOR”
Tütün ürünleri, yasaklı maddeler, alkollü içecekler, internet ve ekran bağımlılığından kumar bağımlılığına karşı caydırıcı önlemler alıyoruz. Bu konuda gerçekten büyük bir hassasiyetle hareket ediyoruz. İlgili bakanlıklarımız, belediyelerimiz kurum ve kuruluşlarımız, temiz zihinler, sağlıklı nesiller güçlü bireyler yetiştirmek için seferberlik ruhuyla çalışıyor, emniyet birimlerimiz yüzlerce operasyonla zehir tacirlerine ve suç şebekelerine göz açtırmıyor.
“ESKİDEN ZOR ULAŞILIRDI ŞİMDİ BİR TIK MESAFESİNDE”
Evlatlarımızın canı üzerinden para kazanmaya çalışan alçaklara nefes aldırmıyoruz. Yeşilay’ımız başta olmak üzere sivil toplum kuruluşlarımızın birçoğu da aynı şekilde yüksek vazife şuuruyla çalışmalarını sürdürüyor. Her alanda yoğun çaba içindeyiz. Bağımlılıkla mücadele konusunda elini taşın altına koyan, fedakarca çalışan her bir kardeşime buradan teşekkür ediyorum. Bununla birlikte asli görevin ailelere düştüğünü de özellikle ifade etmek istiyorum. İnternetin yaygınlaşmasıyla birlikte tehditler yaygınlaştı, çeşitlendi. Eskiden çok zor ulaşan şeyler şimdi yalnızca bir tık mesafesinde.
“AİLELERİMİZ ÇOK AMA ÇOK DİKKATLİ OLMALIDIRLAR”
6-10 yaş grubu çocukların üçte birinin günlük internet kullanım süreci 1 saat ve üstü. 11-15 yaş grubunda bu oran yüzde 55’e yaklaşıyor. Çocuklarımızın ebeveynleriyle geçirdiği zamandan daha fazlasını sanal alemde geçiriyor. Dünya nüfusunun yüzde 27’si akıllı telefon, yüzde 17’si sosyal medya, yüzde 14’ü internet yüzde 6’sı ise oyun bağımlısı olarak ifade ediliyor. Akıntıyı tersine çevirmek mümkün olmadığına göre ne yapacaksak bunu göz önünde bulundurarak yapacağız. İnternet ve sosyal medya içeriklerini gençlerimizi, değerlerimizi, toplum yapımızı hedef aldığımı dönemde ailelerimiz çok dikkatli olmalıdır.
“OMUZ OMUZA MÜCADELE VERMEK MECBURİYETİNDEYİZ”
Sanal bahis, kumar girdabında boğulmuş nesiller istemiyorsak, yuvaları yıkan alkol ve madde bağımlılığını bertaraf etmekte kararlıysak, LGBT gibi sapkın akımlar toplum bünyemizi enfekte etmesin, yeni kuşakları zehirlemesin diyorsak, bilgili, şuurlu, sağlıklı nesillerle Türkiye Yüzyılı hedeflerimize ulaşalım diyorsak bu mücadeleyi hep birlikte omuz omuza vermek mecburiyetindeyiz.
“HERKESTEN AYNI HASSASİYETİ BEKLİYORUZ”
Bütün bunları siyaset olsun diye asla söylemiyoruz. Burada ortak bir duruşa ihtiyacımız olduğuna inandığımız için bunları ifade ediyoruz. Bazı konuların partisi, ideolojisi, kökeni, kimliği olmaz. Bağımlılıkla mücadele işte böyle bir alandır. Böyle bir meseledir. Fikir ve siyasi görüş ayrılıklarını bir kenara bırakıp, bu sorunun üzerine hep beraber kararlılıkla gitmemiz gerekiyor. Milletini ve memleketini düşünen herkesten de aynı hassasiyeti bekliyoruz.
“İÇKİ BASKI VE DAYATMA ARACI OLARAK KULLANILDI”
Ancak muhataplarımızdan özellikle muhalefet cenahından aynı sorumlu tavrı ne yazık ki göremiyoruz. Muhalefetin ülke ve milletin asıl gündeminden kopuk tutumu maalesef burada da karşımıza çıkıyor. Ülkemizde alkol tüketimi çok yanlış bir şekilde on yıllar boyunca bir çağdaşlaşma, modernleşme olarak lanse edildi. Bir dönem devlet ricaliyle içki kullanımı teşvik edildi. Bu mesele öyle bir hal aldı ki, 28 Şubat döneminde alkol kullanmadığı için insanlarımız fişlendi; hatta mesleklerinden atıldı. İçki bir kimlik meselesi haline getirildi. Baskı ve dayatma aracı olarak kullanıldı.
“ALKOLÜ SEMBOLLEŞTİRME POLİTİKASI DEVAM EDİYOR”
Milli içkimiz ayrandır dediğimiz için acımasızca eleştirildik. Bir tanesi benim. Böyle dediğim için eleştirildim. Sigarayla mücadeleyi önemsediğim için saldırıların hedefi olduk. Alkolün sebep olduğu toplumsal felaketlere dikkat çektiğimiz için yasakçı ilan edildik. 14 Mayıs 2023 seçimleri öncesinde benzer itham ve iftiralarla karşılaştık. Alkolü sembolleştirme politikası muhalefet tarafından bugün bile devam ettiriliyor. Milletimiz hizmet bekleyedursun bunların devraldıkları belediyelerdeki ilk icraatlarından biri sosyal tesisleri adeta meyhaneye çevirmek oluyor.
“POLİSİN ÜSTÜNE OTOBÜS SÜREN BİR ZİHNİYET”
Bir tarafta bedava yapacağız dedikleri suyun fiyatını 10 kat artırırken öbür tarafta alkollü içkilerin fiyatını indirmekten söz ediyorlar. Affedersiniz rakı, şarap, viski, biranın fiyatını dert ettikleri kadar astronomik rakamlarla sattıkları suyun fiyatını dert etmiyorlar. Madem ucuzlatacak bir hizmet arıyorsunuz suyun fiyatını ucuzlatın, hadi görelim sizi. Seçim döneminde Allah’ın suyundan para mı alınır dediğiniz suyun faturasının elektrik faturasını geçmesi size hiç mi zor gelmiyor. Kendi insanın sağlığını düşünmeyen, çağdaşlığı bilimde, teknolojide, kültürde değil de kadeh tokuşturmakta gören bu ne diyeyim cins mi cins zihniyetini milletimizin vicdan ferasetine havale ediyorum. Polisin üzerine otobüs süren şuursuz bir zihniyetten farklı davranmasını da beklemiyoruz.
“BAĞIMLILIĞIN HER ÇEŞİDİ İLE MÜCADELE EDECEĞİZ”
Ne kimsenin hayat tarzına müdahale edeceğiz ne kimsenin yediğine içtiğine karışacağız ne de ikiyi modernlik simgesi olarak topluma dayatan ideolojik bağnazlara teslim olacağız. Ocakları söndüren bahis ve kumar illetiyle, yuvaları yıkan alkol musibeti, hayatları karartan uyuşturucu belası, zihinleri iğfal eden ekran bağımlılığıyla insanlarımızın zararı olan tüm marazlarla bağımlılığın her çeşidiyle mücadele edeceğiz.